'Allah'tan gelene hamdolsun'

Kahramanmaraş depremlerinde Malatya'da ailesinden 11 kişiyi kaybeden Döne Erbaş, acılarının çok büyük ve unutulamayacak derecede olduğunu ama Allah'tan geldiği için hamdettiklerini söyledi.

'Allah'tan gelene hamdolsun'

Malatyalı Döne Erbaş, Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan merkezleri depremlerde abisini, 4 torununu, gelini ve kızları olmak üzere toplamda 11 kişiyi kaybetti.

Umut Kervanı Malatya Derneği Başkanı Ali Sağlık, Döne Erbaş teyzeyi kaldığı çadırda ziyaret ederek başsağlığı ve geçmiş olsun dileğinde bulundu.

Deprem anında oturdukları Yeşilyurt İlçesi Özalper Mahallesi Kongre ve Kültür merkezinin arkasında bulunan 4 katlı binanın birinci katında sabah namazı için kalktığı esnada yakalandığını belirten Erbaş, birinci katında oturmaları hasebiyle kendilerini erken dışarıya attıklarını ikinci depreme ise sığındıkları Kongre ve Kültür Merkezinde yakalandıklarını söyledi.

Abisinin evinin ilk depremde az hasar aldığını ancak ikinci depremde yıkıldığını ve ailece enkaz altına kaldıklarını kaydeden Erbaş, abisi, 4 torunu, kızları, gelini olmak üzere 11 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Erbaş, acılarının çok büyük ve unutulamayacak derecede olduğunu ama Allah'tan geldiği için hamdettiklerini belirtti.

"Sabah namazı için uyandığımda depreme yakalandım"

Erbaş, "Saat 04.15'i geçe sabah namazı için kalkmaya başladığım esnada biran avize sallanmaya başladı. Duvarda kırmızı bir alev belirlemeye başladı ve duvarlar gidip gelmeye başladı. Deprem olduğunu anladım hemen kendimi dışarı atayım dedim evden çıkmaya çalışırken 2-3 defa yere düştüm tabi evimiz birinci katta olduğu için kendimi yalın ayak hemen dışarı attım. Tabi o anda bağırıyorum, bazı komşular bağrışmalarım üzerine uyandı. Kendimizi dışarı attıktan sonra Kongre Kültür Merkezi daha güvenilir diye oraya gittik, ikinci depremi de Kongre Kültür Merkezinde yakalandık." dedi.

"Ailemden 11 kişiyi kaybettim. Bu acının tarifi yok!"

Gündüz meydana gelen depremde abisi, torunları olmak üzere toplamda 24 kişinin enkaz altında kaldığını belirten Erbaş, "Gece meydana gelen depremde abimin evi az hasar almıştı. Abim de ev hasar almış ve depremde bitti diye evi toparlamaya çalışıyorlarken ikinci depreme yakalandılar. Abimi, kızı, gelini, gelinin kardeşi, 4 torunu eşinin kardeşleri olmak üzere toplamda 11 yakımızı kaybettik. Kurtulanlar da hastanede perişan oldular. Bu acının tarifi yok, sözün bittiği yer! Kaza değil, hastalık değil, bu depremden ziyade kıyamete benziyordu.  İnşallah şehit olup cennete gittiler. Bazıları Malatya merkezde, bazıları da köyde defnedildi. Bir gelinimiz kolonun altında kaldığı için sol bacağı kesildi." diye belirtti.

"Abimin oğlu babasını, çocuklarını, bacılarını toprağa verdi ve eşinin de ayağı kesildi"

Deprem olduğunda ilk önce herkesin yaşadığı bilgisi aldıklarını kaydeden Erbaş, "Amcamın oğlu Süleyman Sarıbaş'ın Hanımı, onlarla telefonla görüştüğünü hepsinin durumunun iyi olduğunu söyledi. Yeğenimi aradım. Eğer enkazdan sağ salim çıkarlarsa her birine toplamda 17 tane kurban keseceğimi söyledim ama bir gün sonra 11 kişinin hayatını kaybettiği bilgisi geldi. Gece gündüz bu haldeyim. Psikoloğa gittim. Abimin büyük oğlunu nasıl göreceğimi hayal ediyorum. Çünkü babasını, çocuklarını, bacılarını toprağa verdi eşinin de ayağı kesildi." dedi.

"Allah bizleri uyardı. Uyanın, kendinize gelin diyor"

Erbaş, "Allah'ım bizlere bir uyarı verdi. Uyanın, kendinize gelin doğru yola gelin diyor. Bir buçuk aydır bu çadırdayım. Maalesef doyumsuz insanlar var. Allah devletimizi başımızdan eksin etmesin, her türlü ihtiyacımızı karşılıyorlar. Çadırlarımızın bulunduğu yere yakın 2 çadırda iftar yemeği veriliyor. Umut Kervanı az ileride iftar yemeği veriyor, sahur veriyorlar daha ne isteyeceğiz? Allah kendilerinden razı olsun. Ama doyumsuz ve gözü aç olanı hiç doyuramazsın." ifadelerini kullandı.

"Acımız çok büyük ama Allah'tan gelene hamdolsun!"

Yaşadığı acıyı hiçbir zaman unutamayacağına vurgu yapan Erbaş, "Acımız çok büyük, nasıl unutacağız? Bunu derken isyan etmiyoruz hamdolsun. Allah'tan geldik ve yine ona döneceğiz. Rabbim bizleri daha beterinden korusun. Allah'tan gelene hamdolsun. Bizleri doğru yolundan şaşırmasın. Rabbim bunu bize verdiyse muhakkak bildiği bir şey vardır." dedi.